Hastalıklar Önlenebilir mi?

Hastalıklar Önlenebilir mi?

“Akut, Dejeneratif, Kronik Hastalık Ne Demektir?” başlıklı yazımızda hastalıkların üç ana gruba (akut, kronik ve dejeneratif) ayrıldığını ve hastalık grupları arasında bir geçişgenlik olabileceğini görmüştük. Yani bir akut hastalık kronik hastalığa dönüşebileceği gibi dejeneratif hastalıklara da sebep olabilmektedir. Ayrıca her gruptaki hastalıkların sebepleri farklı olmakla birlikte tek bir sebebin üç gruptaki hastalıkların oluşmasını da netice verebileceğini az su içme örneğinde görmüştük. Bu yazımızda hastalıkların oluşmasındaki faktörleri ve hastalıkların önlenmesinde neler yapılabileceğini inceleyeceğiz.

Hastalıklar gerçek manada vücut arızalarını haber veren “semptomlar” olduğunu hatırlayınız. Bu vücut arızalarını haber veren semptomların hastalığın kendisi olarak algılandığını, ilaç ve tedavi yöntemlerinin bu semptomlara yönelik geliştirildiğini de ifade etmiştik. Siz sevgili okuyucuların kafasını fazla karıştırmadan bu komplike ama aslında basit konuyu izah etmeye çalışacağız.

Önce vücudumuzun ana rahmine düşmesiyle oluşmaya başladığını esas alarak konuya devam ediyoruz. Spermin yumurtayla buluşmasıyla başlayan bu yeni hayat ve vücut gelişmeye başlar. Bu gelişmenin devamı için yeni oluşumun (vücut) beslenmesi gerekmektedir. Ana rahminde ihtiyaç duyulan besin göbek kordonu üzerinden saf olarak vücudun gelişmesini sağlar. Anne hastalıklı değilse ve kaliteli bir beslenmesi varsa büyümekte olan yavru da sağlıklı gelişecektir. Ana rahminde alınan gıda saf olduğundan yavrunun vücudundan metabolizma sonucu dışarı taşınması gereken artık maddeler de oluşmamaktadır. Her şey yolunda gittiğinde anne rahminde büyüyen yavru annenin bağışıklık sisteminden kazandığı bir bağışıklık sistemiyle dünyaya gelir. Bu noktada doğal doğum süreciyle dünyaya gelen bebeklerin daha güçlü bir bağışıklık sistemine ve bağırsak florasına sahip olduklarını belirtelim. Bu açıdan bakıldığında sezaryen yoluyla doğum geriye atılmış bir adımdır. Doğumdan sonra yeni vücut karşılaştığı hastalıklara karşı yeni bir bağışıklık sistemini geliştirecektir. Buna sonradan kazanılan bağışıklık diyoruz.

Bağışıklık sistemi (savunma sistemi) karışık bir konu ve uzunca olduğu için bu başlığa özel bir yazıyı önümüzdeki sürede yayınlayacağız. Şimdilik bağışıklık sisteminin kısaca vazifesini izah etmeye çalışacağız.

REKLAM

Bağışıklık sistemine vücudun güvenlik birimleri diyebiliriz. Bir ülkenin güvenlik birimleri dendiğinde nasıl ki akla ülkenin ordusu ve bütün emniyet birimleri (polis, bekçi, istihbarat, vs.) geliyorsa, vücudun güvenlik birimleri dendiğinde de akla bağışıklık sistemi gelir. Bu durumda bağışıklık sistemi ilk etapta dışarıdan vücuda giriş yapan bakteri, mikrop, virüs gibi mikro organizmaları tanımak, onlara karşı istihbarat bilgileri toplamak ve bu bilgileri daha sonraki savaşlarda hızlıca kullanmak, savaş taktik ve teçhizatları geliştirmek, bu mikro organizmaların vücuda girmelerini engellemek, vücuda giriş yapabilmişleri yok edip dışarı atmak, savaş sonrası savaş alanında kalmış ölüleri, savaş teçhizat ve mühimmatlarını vücuttan atmak gibi sayısız vazifeyi görür. Bu vazifelere baktığımızda güçlü bir bağışıklık sisteminin bilhassa mikro organizma kaynaklı akut hastalıkların önlenebilmesi veya hafif atlatılabilmesi için gerekli olduğunu görüyoruz. Bu durumda akut hastalıklara karşı vücudumuzun savunma sistemlerini güçlü tutmak yapılacak ilk ve en mühim iş olmalıdır. Bu durumda vücudun savunma sistemlerini güçlendirmek ve güçlü tutmak için bazı temel tavsiyeler:

Sağlık ve Doğa
  • Bilgiye dayalı bir beslenme (bilinçli beslenme),
  • Kaliteli doğal gıda,
  • Aktif, hareketli bir yaşam (açık ortamda çalışmak, gezmek, spor)
  • Güneş ışığından yeterince faydalanmak,
  • Temiz bir ortam ve çevre,
  • Gıda üzerinden alınan kimyevilerden sakınmak için hazır yiyecek ve içeceği terk etmek,
  • İlaç olarak vücuda değişik yollardan verilen kimyevilerden ısrarla kaçınmak,
  • Stresten ve stres ortamından uzak durmak, vs.

Hasan Yılmaz

Kaynak: http://tvbolu.com/yazar/1293/hasan-yilmaz/hastaliklar-onlenebilir-mi